Descartes&rsquoın &rsquoDüşünüyorum, öyleyse varım&rsquoı, Sokrates&rsquoin yöntemi, Hegel&rsquoin diyalektiği, Russell&rsquoın paradoksu, Heidegger&rsquoin hiçliği... Tabii ki, hepsinin ne anlama geldiğini biliyorsunuz. Yani, muhakkak hepsini duymuşsunuzdur. Ama bu felsefe kavramları hakkında bir akşam yemeğinde tartışmaya katılabilecek ya da felsefi bilginizle bir bar sohbetinde göz kamaştırabilecek kadar bilgi sahibi misiniz?
30 Saniyede Felsefe, en düşündürücü 50 felsefe kavramını ele alıyor ve onları iki sayfa, 300 kelime ve bir resmi aşmadan, yarım dakika içinde açıklamayı &rsquobaşarıyor&rsquo. Felsefe birdenbire çok daha eğlenceli hâle geliyor ve çok daha fazla anlam ifade ediyor. Bütün bu yol boyunca Aristoteles, Karl Popper, Réne Descartes ve Immanuel Kant gibi felsefenin temel taşlarını oluşturan isimlerle karşılaşıyor Theseus&rsquoun Gemisi&rsquonden Tramvay Problemi&rsquone, Matrix filminde de karşımıza çıkan Tüpteki Beyin&rsquoden Platon&rsquoun Mağarası&rsquona kadar pek çok şey hakkında &ldquokısa&ldquo bir kurs alma şansını yakalıyorsunuz.
30-saniyede sunulan kavramların her biri, acelesi olanlar için yanında bir 3-saniyede daralma ile birlikte takdim ediliyor biraz daha derine inmek isteyenler için ise, ek olarak bir 3-dakikada genişleme bölümü bulunuyor.
30 Saniyede Felsefe, tarihin başlangıcından beri süregelen felsefi düşünceleri, kendimizi ve insanlığı daha iyi anlamak için, ev hanımlarından felsefe öğrencilerine, üst düzey yöneticilerden akademisyenlere herkesin okuması gereken bir eser...
Önsöz
Felsefe bazen &ldquobüyük sorular&ldquo olarak da bilinen kavramları sorgular. Bu sorular, ahlakı (&ldquoBir şeyi doğru ya da yanlış yapan nedir?) bildiklerimizi ve bunların gerçek olup olmadığını (&ldquoEtrafımızdaki dünyanın gerçek olduğunu, bilgisayarla yaratılmış bir sanal gerçeklik olmadığını nereden biliyoruz?) insan varoluşunda doğasını (&ldquoBiz beyinlerimizden mi ibaretiz? Ruhlarımız var mı?&ldquo) ve gerçekliğin doğasını (&ldquoHerhangi bir şeyin varolmasının nedeni nedir?) araştırır.
Din de bu sorulardan çoğunu açıklamaya çalışır. Felsefe ve dinin cevap aradığı sorular bazen kesişse de, ikisinin yaklaşımları birbirinden çok farklıdır. İnanç ve vahiy din için vazgeçilmezdir, felsefe ise akla önem verir, yani bu soruları elimizden gelen en iyi şekilde cevaplamak için zekamızı kullanmaya. Sokrates&rsquoin &ldquoÜzerinde düşünülmeyen hayat boşa geçmiştir&ldquo dediği söylenir. Bana kalırsa bu biraz iddialı bir söz. Kendini ailesinin, arkadaşlarının ve etrafındakilerin hayatını iyileştirmeye adamış bir insan düşünün. Bence böyle bir kişinin hayatı, sırf durup kendi kendini felsefi açıdan sorgulamadı diye, boşa geçmiş sayılmaz.
Ama bir yandan da, felsefeye aşinalık insanın hayatına çok değerli katkılarda bulunabilir. Filozofların en değerli becerileri, örneğin mantık eksikliklerini farkedebilmek ya da demek istediklerini isabetle söze dökebilmek, iş dünyasında da çok gerekli özelliklerdir. Felsefe alanında azıcık bir antrenmanla savunma mekanizmamız güçlenir, etrafımızda kendini beğenmiş çenesi düşük kişileri altetmemiz kolaylaşır, sinsi satıcılardan sıyrılmamız mümkün olur. Elbette bunlar felsefi düşünceyi değerli kılan şeylerden sadece bazıları.
Farkında olmasak da, hepimizin felsefi inançları vardır. Tanrının varolduğuna inanmak ya da inanmamak felsefi birer inançtır. Doğru ve yanlışın kişilere özel kavramlar olmadığına inanmak ya da inanmamak da öyle. Bir çoğumuz ölene kadar bırakın felsefi inançlarımızı sorgulamayı, bunlara sahip olduğumuzun farkına bile varmayabiliriz. &ldquoSorsak ne olur ki, soranlarla sormayanların hayatları birbirinden pek farklı olmuyor. Ne gerek var?&ldquo diye sorguluyor olabilirsiniz. Ama unutmamalıyız ki, düşünmeden yaşanmış bir hayat, seçenekler arasından özgürce seçimler yapılarak değil, sürüyü takip ederek, güdülerek yaşanmış bir hayattır. Eğer bu da sizi felsefenin faydalı olduğuna ikna etmediyse, o zaman son olarak tek bir şey kalıyor: Felsefe eğlencelidir. Bu sayfalarda, insanoğlu tarafından kafa yorulmuş, en merak uyandırıcı, en zekice ve bazen de düpedüz kafa karıştıran düşüncelerle karşılaşacaksınız. Balıklama dalın ve eğlenmenize bakın.
30 SANİYEDE FELSEFE (arka kapak - 50 söz)
aristoteles&rsquoin tasım öğretisi
russell&rsquoın paradoksu & frege&rsquonin mantıkçılığı
russell&rsquoın betimleme teorisi
frege&rsquonin bulmacası
gödel&rsquoin teoremi
epimenides&rsquoin yalancı paradoksu
eubulides&rsquoin kum tepesi
düşünüyorum, öyleyse varım
gettier&rsquonin karşıt örneği
tüpteki beyin
hume&rsquoun tümevarım problemi
goodman&rsquoın mavi yeşil bilmecesi
popper&rsquoın öngörüleri & çürütmeleri
kuhn&rsquoun bilimsel devrimleri
descartes&rsquoın zihin ve beden problemi
brentano&rsquonun yönelimselliği
fodor&rsquoun düşünce dili
parfit&rsquoin kişileri
chalmers&rsquoın zombileri
zeno&rsquonun paradoksları
kant&rsquoın sol eli
theseus&rsquoun gemisi
laplace&rsquoın şeytanı, determinizmi & özgür iradesi
ryle&rsquoın makinedeki hayaleti
aristoteles&rsquoin ahlakı
doğa kanunu ve toplum sözleşmesi
kant&rsquoın sınıflandırılmış emirleri
mill&rsquoin faydacılığı
marx&rsquoın tarihsel materyalizmi
tramvay problemi
akinolu thomas&rsquoın beş yolu
anselm&rsquoin ontolojik kanıtı
epikür&rsquoün bilmecesi
paley&rsquoin saatçisi
pascal&rsquoın kumarı
hume mucizelere karşı
sokrates&rsquoin yöntemi
platon&rsquoun mağarası
aristoteles&rsquoin dört nedeni
lukretius&rsquoun atomculuğu
berkeley&rsquoin idealizmi
kant&rsquoın sentetik önseli
hegel&rsquoin diyalektiği
james&rsquoin pragmatikliği
moore&rsquoun sağduyusu
wittgenstein&rsquoın dilde resim teorisi
nietzsche&rsquonin üstinsanı
derrida&rsquonın yapısökümü
heidegger&rsquoin hiçliği
sartre&rsquoa göre kötü kader