13,00 TL
15,00 TL
19,00 TL
22,00 TL
23,40 TL
25,00 TL
16,00 TL
Irak, Amerikan savaşlarının ilki değil.1960-1975 döneminde de dünya ABD&rsquonin Vietnam savaşına tanık olmuştu. Aynı zamanda da o güne kadar görülmemiş bir barış hareketine... Bugün Vietnamlılar o savaşı &ldquoAmerikan Savaşı&ldquodiye hatırlıyor, öyle bahsediyorlar.O savaşta yer alan Vietnamlı köylülerin ve piyade askerlerin gözünden savaşın kısa hikâyesini okuyacaksınız bu kitapta. Vietnam halkının direnişi Türkiye&rsquode de emperyalizme karşı mücadelenin simgesi olmuştu. Bugünden bir bakışla Vietnam&rsquoı hatırlatmak isledik. Diğer yandan o yıllarda ya çok küçük yaşta ya da henüz doğmamış yeni kuşaklar var bugün. İşte asıl onlar için bu kitap: Vletnam&rsquoda ne olmuştu? Neden olmuştu, savaş nasıl sona erdi? Vietnamlılar savaşı nasıl hatırlıyor? Bu sorulara savaşın doğrudan tanıklarından yanıtlar getiren başarılı bir belgesel sunuyor Jonalhan Neale.(Arka Kapak)Vietnamlılar bu savaşa &ldquoAmerikan Savaşı&ldquo diyor. Amerika&rsquoda ise &ldquoVietnam Savaşı&ldquo deniliyor. Bu kitap, savaşta yer alan köylülerin ve Amerikan erlerinin gözünden bu savaşın kısa hikâyesini anlatıyor.İkinci Dünya Savaşı sona erdiğinde Vietnam bir Fransız sömürgesiydi. O dönemde Vietnam Komünist Partisi Fransızlara karşı dokuz yıllık bir gerilla mücadelesi verdi. 1954&rsquote bir barış antlaşmasıyla Vietnam ikiye bölündü. Kuzey Vietnam, Rusya ve Çin&rsquole müttefik olan &ldquokomünist&ldquo bir diktatörlük haline geldi ve Güney Vietnam ABD&rsquonin müttefiki olan bir özel kapitalist diktatörlük oldu. Bazı komünistler geride, Güney Vietnam&rsquoda kaldılar. Güney hükümeti onlara baskı uyguladı ve onlar da 1959&rsquoda Vietkong veya Ulusal Kurtuluş Cephesi diye bilinen örgütlenme ile bir köylü ayaklanması başlattılar. 1965&rsquote komünistler Güney Vietnam&rsquoda iktidarı alacak gibi görünüyordu ve ABD bunu engellemek için Vietnam&rsquoa çok sayıda asker göndermeye başladı.Bu savaş hakkında onca kitap varken neden bir yenisi daha?Savaşın çeşitli yanları üzerinde duran birçok kitap yazıldı ve büyük bir kısmı da gayet faydalı eserler. Bu kitap kısa bir tarihsel anlatı içinde onların sentezini yapmak ve bir yandan olayların gelişimini anlatırken diğer yandan da ne olduğu hakkında bir fikir oluşturmak amacını taşıyor. Özellikle savaş yıllarını görmemiş olan yeni aktivist kuşağı için yazıldı.Ancak benim için önemli olan iki okur kitlesi daha var. Biri Amerika&rsquodaki savaşa katılmış, ona karşı çıkmış veya ikisini birden yapmış yüz binlerce insanın oluşturduğu Vietnam kuşağı. Onların yaşadıklarını doğru olarak yansıtan bir kitap yazmaya çalıştım. Diğer okur kitlesi ise Vietnam&rsquoda. Çok sayıda genç Vietnamlı geçmişte verilen gerilla savaşına derin bir sempati besliyor, fakat savaşın kazanılmasıyla işbaşına gelen yozlaşmış hükümet tarafından ezildiklerini hissediyorlar. Umarım bu kitap onlar için de bir anlam ifade eder.Bu kitapta iki taraf da söz aldı ve öncelikle tabanın sesine kulak verildi. Burada Vietnamlı köylülerin, Amerikalı askerlerin ve Amerikalı protestocuların ne yaptığı ve nasıl hissettiği anlatılıyor. Ne hissettiklerine daha az aldırsam da, her iki taraftan generallerin ve politikacıların ne yaptığını da yazdım. Savaş ile ABD&rsquodeki ırksal ilişkiler arasındaki bağlantıları incelemenin yanı sıra, hem Amerika ile Vietnam arasındaki, hem de tek tek her iki ülkedeki sınıf mücadelelerini de ele aldım.Birçok yazar sınıf mücadelesi ile uluslararası ilişkileri birbirinden ayırır. Biri iç politikadır, diğeri dış politikadır. Birçoklarına göre bunlar farklı dünyalarda bulunur. Bu kitap ise her zaman sınıf mücadelelerinin iç ve dış ilişkileri nasıl etkilediğine bakmaktadır.Dolayısıyla, Vietnamlıların ne için savaştıkları hakkında yazılmış olan Birinci Bölüm, Güney Vietnam&rsquoda bir yanda toprak ağaları ve işadamları tarafından desteklenen bir hükümetle, diğer yanda yoksul ve topraksız köylüler tarafından desteklenen bir gerilla ordusu arasındaki sınıf mücadelesini açıklamakla işe başlıyor. Her iki taraf için de bu, ulusal bağımsızlıktan çok toprak için yapılan bir savaştı.Ama bu kadar da basit değil. Komünist liderlerin kendileri de toprak ağalarının, işadamlarının ve hükümet yetkililerinin çocuklarıydı. Güçlü, bağımsız, sosyal adaletin sağlandığı bir Vietnam istiyorlardı. Ama aynı zamanda bu Vietnam&rsquoda, Rusya ve Çin modellerinde olduğu gibi yeni yönetici sınıf olmak istiyorlardı. Dolayısıyla köylüleri bazen toprak ağalarına karşı yönlendiriyor, bazen geri çekiyorlardı, kimi zaman onlar köylüleri istismar ediyordu ve kimi zaman da köylüler onları savaşmaya zorluyordu. Birinci Bölüm bu çelişkili mücadelenin gelişimini ve önemli dönemeçlerini ele alıyor.İkinci Bölüm, Amerikan hükümetinin neden Vietnam&rsquoa müdahale ettiği üzerine. Belirtilen gerekçe komünizme karşı mücadeledir, ancak 1945&rsquoten sonra resmi Amerikan antikomünizmi aynı anda üç işe yarıyordu. Birincisi, dünyaya kimin hâkim olacağı konusunda Rusya ile girdiği Soğuk Savaş rekabeti &ldquokomünizmle mücadele&ldquo başlığıyla rasyonalize edilmekteydi. İkincisi, yoksul ülkelerde aşağıdan gelen hareketlere karşı zenginleri savunmayı haklı çıkarmakta kullanılıyordu. Üçüncüsü, Amerika&rsquoda antikomünizm radikal işyeri ve sendika temsilcilerine baskı uygulamanın bir bahanesiydi.Dolayısıyla komünistlerin önderliğindeki gerillalar Vietnam&rsquoda iç savaşı kazanma yoluna girince, Amerikan hükümeti bunun Rusya&rsquoyı güçlendireceğinden, başka ülkelerde halk ayaklanmalarını teşvik edeceğinden, ABD&rsquode medeni haklar hareketini ve sendikalardaki radikal unsurları cesaretlendireceğinden korktu. Bunların olmasını engellemek için de Vietnam&rsquoa asker gönderdi.Üçüncü Bölüm, savaşın nasıl yapıldığını anlatıyor. Amerikan hükümeti o güne kadar dünyada görülmemiş yoğunlukta bir bombardıman yaptı. Kanımca bunun nedeni Vietkong&rsquoun politik savaşı kazanmış olmasıydı. Vietnamlıların çoğunluğu Vietkong&rsquou destekliyordu ve bu da ABD birliklerinin sayısal üstünlüğü kaybetmesi demekti. Daha basitçe ifade etmek gerekirse, gerilla sayısı ABD askeri sayısını aşıyordu ve bu durumda Pentagon&rsquoun stratejisi ağır kayıplar verdirmek, yani direnişin kırılmasına yetecek kadar çok sayıda Vietnamlıyı öldürmekti.Bu strateji Amerikan askerleri tarafından uygulandı. Ama onlara göre bu bir işçi sınıfı savaşıydı. Vietnam&rsquoa gönderilenler zenginlerin ve iktidar sahiplerinin çocukları değildi. Gidenler açısından orada bulunmak kendi ülkelerinde gördükleri zulmün bir parçasıydı, belki de en kötü parçasıydı. Kendilerini failleri olarak buldukları katliam ve vahşet ise onların yaptığı zulmün bir parçasıydı. Onlar için meseleyi daha kötü bir hale getiren ve zaman zaman daha canice davranmalarına yol açan da bunu görebilmeleriydi. Vietnam&rsquoda savaştıkları insanların Amerika&rsquoda kendilerinin yaşadığı koşullardan pek de farklı koşullarda yaşamayan insanlar olduğunu öğrendiler.Dördüncü Bölüm, kısmen Vietnamlı gerillalarla, kısmen de ırkçılığın ve medeni haklar hareketinin Vietnam&rsquodaki Amerikan askerlerini nasıl etkilediğiyle ilgili. Buradaki ana argüman, Amerikalı zenginlerin ve iktidar sahiplerinin 1968&rsquoden itibaren Vietnam&rsquodan çekilmeyi savunmalarının asıl nedeninin, savaş karşıtı hareketin ülkedeki denetimlerini tehdit etmeye başlaması olduğudur. Bıçak kemiğe dayandığında Amerikalı liderler için Amerika&rsquodaki iktidarı korumak, Vietnam&rsquodaki iktidarı korumaktan çok daha önemliydi. Fakat Vietnam&rsquodan öylece çıkıp gitmek dünyadaki birçok rejim karşısındaki konumlarını sarsar, kendi ülkelerindeki kontrollerini zayıflatırdı. Dolayısıyla orta yolu seçtiler, müdahalelerini sınırlamaya çalıştılar. Protestolar devam etti ve her iki taraftan da daha pek çok insan öldü.Beşinci Bölüm, Amerikan silahlı kuvvetleri içinde çıkan savaş karşıtı ayaklanma üzerine. 1968&rsquoden itibaren Amerikan erleri çok sayıda Amerikan subayını öldürdü ve 1971&rsquode erlerin çoğu ya savaşmayı reddediyor ya da çatışmaya girmekten kaçınıyordu. 1973&rsquoün başında ABD tamamen çekilmek zorunda kaldı ve ABD askerinin desteğinden yoksun kalan Güney hükümeti 1975&rsquote düştü. Askerlerin ayaklanması üzerinde özellikle uzunca durdum, çünkü hikâyenin bu kısmı nadiren dile getirilir. ABD dışındaki ülkelerde, özellikle de Vietnam&rsquoda bu konu hakkındaki bilgiler çok sınırlı.Altıncı Bölüm, Amerikan Savaşı sonrasında Kamboçya ve Vietnam&rsquoın durumu üzerine. Yine, bu ülkelerdeki sınıf savaşımı üzerinde yoğunlaşılıyor. Kamboçya&rsquodaki ölüm tarlalarının dehşeti bir anlamda Kamboçyalıların daha önce yaşadığı ABD bombardımanlarının bir sonucudur. Fakat bu dehşet aynı zamanda yeni, küçük, komünist bir egemen sınıfla onlara karşı dönmüş olan köylüler arasındaki sınıf mücadelesi olarak da anlaşılmalıdır.1975&rsquoten sonra Vietnam Amerika tarafından yönetilen bir boykota, Rus sömürüsüne ve Çin düşmanlığına maruz kaldı. Fakat bu bölüm özellikle yeni komünist egemen sınıfın köylüleri ağır bir biçimde vergilendirip işçileri daha ağır koşullarda çalıştırarak modern bir ekonomi kurma çabası ve köylülerle işçilerin bu sömürüye karşı direnmeleri üzerinde yoğunlaşmıştır.Yedinci Bölüm, savaşın sonuçlarının ABD&rsquode ve dünyadaki etkileri üzerinedir. Burada özellikle Vietnam sendromu üzerine duruluyor. Son otuz yılda, çalışan Amerikalıların çoğunluğunda gelişen, anne ve babalardan çocuklara geçen bu hissiyat şöyle ifade edilebilir: Hükümet haklı ya da haksız olabilir, ama ne olursa olsun, çocuklarımızı bir daha Washington için ölmeye göndermeyeceğiz(...)(Giriş&rsquoten)