Siborgların, insanların kendi teknolojileriyle bütünleşmesini simgeleyen bu yarı-insan yarı-makine yaratıkların kurgusal dünyasında erotizm nasıl bir yer tutuyor? Popüler kültürün bu yeni biçimi, cinsellik ve cinsiyet kavramları üzerinden yürüyen çağdaş kültürel çatışmalara gerçekten son veriyor mu? İnsanoğlundan yoksun bir gelecek vizyonu kuran bilim ve bilimkurgu bilgisayar teknolojisiyle cinselliği birleştiren eğilimiyle, hem cinsel tatmindeki artıştan söz edip hem de insanoğlunun artık miadını doldurduğunu ileri sürerken açık bir çelişki içine düşmüyor mu?
Elektronik Eros, Terminatör, Robocop tiplemeleri başta olmak üzere sinemanın yenilmez zırhlı siborglarını biri yirminci yüzyılın erken, öbürü geç döneminden iki makine kadın karşılaştırmasını ele alıyor, inceliyor ve tartışıyor. Kitaptaki inceleme süreci, tartışmanın doğası gereği resimli kitaplardan bilimkurgu romanlara, dergilerden filmlere ve televizyon programlarıyla bilgisayar yazılımlarına kadar bütün alanları kapsıyor. Böylece çok yabancısı olmadığımız postmodernizm, feminizm, psikoanalitik kuram ve sinema kuramı da incelemenin içine giriyor ve onu zenginleştiriyor.
(Arka Kapak)

Diğer Kredi Kartları : 8,00 Peşin(Tek Çekim)