13,00 TL
15,00 TL
19,00 TL
22,00 TL
23,40 TL
25,00 TL
16,00 TL
Osmanlı İmparatorluğu 1718-1730 yılları arasında Lale Devri&rsquoni yaşar. Tıpkı adını aldığı çiçek gibi her şey muhteşemdir. Güzelliklerin, eğlencenin, zevk ve sefahatin doruk noktasına tırmandığı yıllara tanık olunur. Ama lale narin bir çiçektir ve vazoda yaşayamaz: Köklerinin toprağa tutunması gerekir. Lale Devri&rsquonin ihtişamı da kısa sürer... Köklere inemeyen refah, mutluluk ve zenginlikler 12 yıl gibi bir sürede kendi kendini tüketir... Lale Devri, kanlı isyanlarla ve saltanatınn bitmekte olduğu sinyallerini vererek son bulur.... Böylece, dünyaya hükmeden bir imparatorluğun temeli ilk kez çatırdamaya başlar. Bir sonraki dönemler duraklama, gerileme ve çöküştür...Lale Devri&rsquone damgasını vuran Sultanı III. Ahmet, şairi Nedim, ressamı ise Jean Baptiste Van Mour&rsquodur...Bir Fransız olan Jean Baptiste Van Mour, Lale Devri&rsquoni bütün ayrıntılarıyla resmetti. İlk oryantalist ressamdı ve Levni&rsquonin minyatür sanatından etkilenerek kendi dehasını ortaya çıkaran resimlere hayat verdi. &ldquoKralın Doğu&rsquodaki Ressamı&ldquo unvanına sahip oldu.Fransa Kralı XIV. Louis, Osmanlı İmparatorluğu&rsquoyla ilişkilerini geliştirmek amacıyla Marquis de Ferriol&rsquou İstanbul&rsquoa gönderdi, ama III. Ahmet tarafından kabul edilmedi. 1712&rsquode Paris&rsquoe döndükten sonra 100 Osmanlı portresini içeren müthiş bir eserle ortaya çıktı. Çok ilgi gören bu gravürlerin tamamı Jean Baptiste Van Mour&rsquoa 1707-1708 yıllarında sipariş ettiği tablolardan oluşuyordu. Albümün ünü Paris&rsquoten tüm Fransa&rsquoya ve Avrupa&rsquoya dalga dalga yayıldı. Defalarca yeni baskıları yapıldı. 1714-1715&rsquote ikinci-üçüncü ve renkli baskıları yapıldı. 1717&rsquode Nürnberg&rsquode, 1723&rsquote Amsterdam&rsquoda, 1746&rsquoda Paris&rsquote, 1769&rsquoda ise Londra&rsquoda yeni baskıları yapıldı. Bu kitapta, Lale Devri&rsquoni en yakın tanığının fırçasından günümüze kadar ulaşan ve tarihe tanıklık eden gravürleri bulacaksınız. Arka fonda ise Osmanlı İmparatorluğu ile ressamın birbirine çok benzeyen hüzünlü yaşamöyküsü var...(Arka Kapak)