Yüzyıl Yaşa Yüzyıl Sev
Özgürlükten yoksun birine özgürlük, öylesine çekici, öylesine alımlı bir şey olarak görünür ki, onun uğruna ne gerekiyorsa vermeye hazırdır. ona dikkatle baktığı zaman bu kelime Sanya'yi harfi harfine büyülerdi. Ne dikkatli okur, ne de derinden derine düşünürdü, bir şey düşünmeden sadece dikkatle bakar ve seyrederdi. Özgürlüğün gerçek anlamı destek ve telkine ihtiyaç duymadan insanın hayatta kendi ayakları üzerinde durabilmesidir. Önemli kararlar için bazen küçük şeyler yeterli olmaz bu sefer de böyle olmuştu: Sanya özgürlük kelimesini görünce, kendine ait olduğundan zerre kadar şüphe duymayacağı, özgür olmayı düşlediği bir yerde oturmayı öylesine rahat ve tereddüt etmeden gözönüne getirmişti ki sonunda kararını verdi: Tamam, yeter artık! Masallara inanmak telkinle hareket etmek, destekle yürümek, yetti artık... On beş yaşına gelmiş bir insan anne-babasının gözünde halen bir çocuktur, öyle olmadığını kendisi de sürekli ifade etmezse, bu durum hiçbir zaman değişmez. O da küçücük bir çocuk değil ya! Onun yerinde ben olsaydım, hayatımdaki bu olgudan kendimi sorumlu tutardım, başkalarını değil. Şüphesiz o sınır geçmeyi tasarlamıyordu, üstelik bunun gereği de yoktu, sadece sınırı biraz aralamayı düşünüyordu.
(Kitabın İçinden)
Kitabın metni, Rusça ve Türkçe olarak iki dilde basılmıştır.

Diğer Kredi Kartları : 6,00 Peşin(Tek Çekim)